Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, bugün başlayan ve 30 Haziran'a kadar sürecek olan öğretmenlerin online mesleki çalışma programının açılışında konuştu. EBA üzerinden de canlı yayınlanan konuşmasında, öğretmenlere hitap eden Selçuk, yenilenmenin, zamanın ruhunun yakalanmasının önemine vurgu yaptı. Selçuk, bu süreçte yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sebebiyle bir anda sınıfların kapısını kapatarak öğrencilerle fiziken vedalaşmak zorunda kaldıklarını anımsattı. 

 

Öğretmenlerle birlikte Bakanlık olarak bu öngörülemeyen süreçte gösterilen olağanüstü çabaya, şartlara en kısa sürede adapte olarak EBA ve TRT yoluyla geçilen uzaktan eğitime işaret eden Selçuk, çocukların eğitimden kopmamalarını, bu süreci verimli ve sağlıklı şekilde geçirmelerini sağladıklarını vurguladı. Selçuk, hiçbir öğrencinin mağdur olmaması, tüm çocukların uzaktan eğitim imkanından yararlanması için telefon ve mobil uygulama şirketleriyle anlaşmalar yaparak interneti olmayan ailelere internet imkanı sağlandığına, teknolojik alt yapının güçlendirildiğine dikkati çekti. Bu süreçte öğretmenlerin eğitim yolculuğunu da çok değerli bulduklarının altını çizen Selçuk, "Sizler bu sürece kısa sürede adapte olarak, kendinizi teknoloji alanında geliştirip canlı yayınlar yaparak, karşılaştığınız sorunlara yenilikçi çözümler üreterek sorunun değil, çözümün parçası oldunuz." değerlendirmesinde bulundu.  

 

Bakan Selçuk, gönüllü öğretmenlerin gecelerini gündüzlerine katıp çekimler yaptığını, kendi çocukları gibi gördükleri öğrencileri için sürekli çalıştığını belirterek, bu çalışmalarıyla öğretmenlerin eğitim camiasının ne kadar fedakar olduğunu da kamuoyuna gösterdiğini ifade etti. Öğretimi evlere taşıyan, öğrenci ve öğretmenlerin arasına ekranları koyan bu sürecin her türlü tehdit ve gelişme karşısında adaptasyonu sağlamanın, dayanıklılık ve esneklik kazanmanın önemini bir kez daha gösterdiğini aktaran Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Öğrenci ve öğretmenlerimizi gelecekte ihtiyaç duyacakları becerilerle donatmanın, eğitimin bir sorun değil, bir çözüm olduğunun farkına vararak yol almamızın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmemizi sağladı. Teknolojiyi eğitime nasıl adapte edebileceğimizi gördük. Aramızda zorlananlar oldu ama başardık. 

 

Başkasından duysam inanmakta zorlanacağım öğretmen hikayeleriyle karşılaştım. Evindeki iki bilgisayardan birini öğrencisine gönderenler, kucağında bebeğiyle canlı sınıflara katılanlar, evindeki elektrik kesintisi dolayısıyla canlı sınıf yapamayacağı için ilçedeki karakola gidip 'internetinizi kullanabilir miyim?' diyenler, evini sınıfa dönüştürenler, gardırobunu, buzdolabını, mutfak duvarını tahta olarak kullanarak en zor şartlar altında dahi öğrencilerini yalnız bırakmayanlar ve daha pek çok örnek... Bunlar uzak hikayeler değil, pek çoğunuzun evinde yaşananlar... Ben biliyorum ki siz olmasaydınız, sizin gayretiniz, çabanız olmasaydı, yaptığımız her şey yarım kalacaktı. Yanımızda olduğunuz için hepinize teşekkür etmek isterim." 

 

Meslek lisesi, BİLSEM ve halk eğitim merkezleri öğretmenlerine de özellikle teşekkürlerini ileten Selçuk, meslek liselerinin henüz piyasada yeterli sayıda maske yokken temizlik malzemesi ile N95 ve cerrahi maske üretimine geçerek toplumun acil ihtiyaçlarının giderilmesinde önemli bir pay sahibi olduklarına dikkati çekti. Bakan Selçuk, meslek liselerinin bu ürünleri ihraç ederek bir ilki de başardığını vurgulayarak, "Bakanlık olarak ilk yüz koruyucu siperleri BİLSEM'lerde, yaygın bir şekilde kullanılan 3-D yazıcılarla ürettik. 30 bin siperi sağlık çalışanlarımıza ulaştırdık. Şu ana kadar BİLSEM'lerde yaklaşık 120 bin yüz koruyucu siper üretildi." dedi. Selçuk, ayrıca hastanelerde ihtiyaç duyulan video laringoskop cihazı ve kabin ürettiklerini, 34 ilde bu çalışmaların yapıldığını belirterek, BİLSEM'lerde solunum cihazı, ateş ölçer devre sistemi ve hava temizleme aleti üretimine yönelik çalışmaların da sürdüğünü söyledi. Meslek liseleri, BİLSEM'ler ve halk eğitim merkezlerinin bu süreçte gösterdiği olağanüstü gayretin hayatın içinde ve yaşam becerileriyle dolu olmanın, sorun çözmenin, üretmenin eğitimde ve toplumda ne kadar önemli olduğunun bir kez daha anlaşılmasını sağladığını dile getiren Selçuk, "Bu sürecin en önemli katkılarından biri de mesleki eğitimin hak ettiği itibarı tekrar kazanması oldu. Bundan sonra Ar-Ge merkezlerimizin ana odağı, ürün geliştirme, patent, faydalı model, tasarım ve marka üretmek, tescil ettirmek ve ticarileşmesini sağlamak olacak." diye konuştu. 

 

Milli Eğitim Bakanı Selçuk, Kovid-19'la mücadele sürecinde öğretmenlerin eğitimlerinin de uzaktan ve online hale geldiğine işaret ederek, Bakanlık olarak öğretmenlerin eğitimini desteklemek amacıyla Türk eğitim tarihinin en büyük uzaktan eğitim programını başlattıklarını söyledi. Ulusal ve uluslararası akredite sertifikalı programlarla öğretmenlerin bireysel, mesleki ve teknolojik olarak ilgi ve ihtiyaç duyduğu eğitimleri almaları için yoğun bir çaba sarf ettiklerinin altını çizen Selçuk, "Bu süreçte 844 bin öğretmenimizin uzaktan mesleki gelişim programlarına başvuru yapmasını ve sertifika almasını sağladık." bilgisini paylaştı. 

 

Üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve akademisyenlerin iş birliğinde hazırlanan, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu tarafından akredite edilen eğitim programlarını çevrimiçi ortama taşıdıklarını, böylelikle, 2023 Eğitim Vizyonu Belgesi'nde mesleki gelişim programlarının çevrimiçi platforma taşınması ve öğretmenlerin tamamının erişimine açılmasına dair verdikleri sözü de gerçekleştirdiklerini ifade eden Selçuk, şöyle konuştu: "Salgın süreci öncesinde alt yapısını kurduğumuz çevrimiçi eğitimleri hızlandırarak mesleki gelişim programlarımızı uzaktan eğitim sistemine uygun olarak yapılandırdık. Teknolojik alt yapımızı geliştirerek öğretmen ve yöneticilerimizin dijital becerilerini geliştirmeye, kapasitelerini artırmaya çalıştık. Eğitim içeriklerini dijital hale getirerek, sanal eğitim içerikleri hazırlayarak öğretmenlerimizin ihtiyaç ve ilgi duyduğu kaynaklara mekandan ve zamandan bağımsız olarak ulaşmalarını sağladık. Bilin ki talepleriniz, katılımlarınız, ilginiz ve önerileriniz bizim için çok değerli." 

 

Bakan Selçuk, eğitimin bir ekip işi olduğunun altını çizerek, öğretmenlere, "Ekip olmak neymiş, öğretmene nasıl güvenilirmiş, öğretmen bir sınıfı olmadığı halde eğitimi nasıl omuzlayıp götürürmüş, çocuğun elini nasıl sımsıkı tutarmış... Bunu bana, insanlarımıza, ülkemize gösterdiniz." sözleriyle teşekkürlerini iletti. Selçuk, güzel ve sağlıklı günlerde birlikte okulların kapısını açabilme temennisinde bulunarak, "Bugün bu eğitimleri yüz yüze yapmama sebebimiz, sizin ve ülkemizin sağlığını korumaktır. Lütfen, dışarıda olduğunuz zamanlarda maskenizi takın, sosyal mesafenizi koruyun, sağlığınıza dikkat edin. Dünyanın ve ülkemin size ihtiyacı var." şeklinde konuştu.